MacBook Pro M2 13” İle İkinci Günüm
Merhabalar! Instagram kullanıcı adımı değiştirdikten sonra artık şu blog işine bi el atayım istedim ve yeniden...
Yine bir öğlen. Yine bir “tesadüf” ve “acayiplik” vardı dudaklarımda. Günün ortasına kadar uyuyormuşum gibiydi öğlen çayımı yudumlarken karşıma baktığımda. Tam da karşımda.. Pembe Kulaklık! Evet, hala aynı yerinde, yanakların hemen altındaki “gül” bahçesine yakın, az biraz dudaklara doğru.
Anıların arkası dönüktü ne yazık ki. Hatta kaçar gibiydi adımları. Mekanın havasından, pembe kulaklığın ne kadar somurttuğunu, yüzünün ne kadar asık ve üzgün, özlemiş ve suskun olduğunu anlayabiliyordum. Yine de o havaydı birlikte soluduğumuz, bir anlık da olsa. Hava derken, susamış umutlardı soluduğumuz. Bir anlık.
Sonra, sesi kısıldı şarkının. Gelişmiş savaş oyunlarında ölmeye yakınken gördüğümüz video efektini yaşadı kalp denen kan pompası. Ayağım masanın kenarına çarpsa ölecektim, o kadar derin.. Neyse ki tek başıma değildim milyarlık nüfusa sahip gezegenimizin tam da o oturduğumuz kafesinde. Bir an gidip geldi gözlerimden görüntü ama artık görebiliyorum derken, taze çayım geldi önüme. Üç şekerli.
” Bir kez bile dokunmadan, gözlerim gülüverdi. “
Titrerdi ayaklarımızın bastığı yer bir adım ilerlediğimizde, özlemden. Yağmur yağardı, ıslanırdı heyecanla yüzümüz gözümüz. Islak banklara otururduk, ıslak yapraklar düşerdi omuzlarımıza. Suyun, yağmurun, çamurun bir anlamı olurdu akşam vakti durduk yere.
En önemlisi, gülerdik sebepsiz. Otobüs durağında minibüs beklemezdik. Gülüşlerimiz bittiğinde binerdik ilk gelen minibüse. İnsanlarla karşılaşırdık, onlar da gülerdi ve devam ederdi yağmur. Yastığa başımızı koyup uyumamızı beklerdi durmak için. Ama biz her sabah uykusuz giderdik dersaneye ve işe. Ağzımıda önceki günün mizahı olurdu. Bir kaç kelime söyleyip içimizden, kendi kendimize hatırlatırdık akşamı. Sonra özlerdik.
Gönülden teşekkürler.
Merhabalar! Instagram kullanıcı adımı değiştirdikten sonra artık şu blog işine bi el atayım istedim ve yeniden...
Merhaba arkadaşlar. Uzun süredir bir şeyler yazmıyordum, zaten çok nadiren girip bir şeyler yazıp çıkıyorum an...
Öncelikle herkese merhaba! Çok uzun bir süredir bloğum aktif değildi ve artık bişeyler yazmak çizmek için tekra...
Bir süredir sık sık Macbook Air’i proje işlerinde ve sunumlarda kullanıyorum. Sizlere bu yazımda 2017 model ...
Merhabalar yeniden! Hemen her yazıya başlarken söylediğim gibi; epeydir bir şeyler yazamıyorum ama yeniden bir şe...
1994'ün Haziran'ında Beyşehir/Konya'da dünyaya gelmişim. O zamanlar, gerek tombikliğim gerek yeşil gözlülüğüm sebebiyle gören herkes tarafından el üzerinde ( hatta defalarca havaya atılıp tutulma gibi ) tutulmuşum.
Bebekliğim Konya'da bir köyde, çocukluğum İstanbul'da geçti. İstanbul'da başladığım iş hayatına doğduğum yer, Beyşehir'de devam ediyorum.
Uzun yıllar çeşitli firmalarda çalıştıktan sonra 2017’den beri kendi yazılım ve reklam şirketimi kurdum. Geliştirmeye ve değiştirmeye devam ediyoruz.