MacBook Pro M2 13” İle İkinci Günüm
Merhabalar! Instagram kullanıcı adımı değiştirdikten sonra artık şu blog işine bi el atayım istedim ve yeniden...
Yıllar ne çabuk geçiyor be. Daha sünnet olduğum seneleri dün gibi hatırlıyorum. Sünneti bırak, liseye başlamıştım daha geçen gün.. Akıyor işte hayat. Sen istersen yerinde say, zaman geçiyor gidiyor ellerinden kayıp. İster yakala, ister yakalamayı aklından bile geçirme, hayat seni bile bırakıp geçiyor.
Duygusallığı bi kenara bırakıp bu geçen senelerde ne konuda nerelere gelmişim kısa bi değerlendirme yapayım dedim. Bu yazıyı da o yüzden yazmak istedim aslında. Tabi ki müzik ile başlayacağım değerlendirmeye.
Babamla taksimden aldığım klasik gitarım ile başladığım müzik serüvenime şuan birden fazla enstruman çalan ve cubase ile 30 dan fazla beste ve cover kanal kayıt yapmış biri olarak devam ediyorum. Neler öğrendin derseniz, öyle çok bi profesyonellik katamadım kendime ancak, her daldan bir elma aldım diyebilirim. Klasik gitarımla odaya kapanıp bestelemeye çalıştığım kendi şarkılarımı şimdilerde yeniden aranje edip ufak tefek değişiklikler yapıp, cubase ile kaydeder hale geldim. Tüm gitar türlerini çalmayı çözdükten sonra, diğer enstrumanlara da yöneldim. Önce davul, sonra piano, sonra bağlama, hatta bi ara tar çaldım. Hala ilk aldığım elektro gitarı kullanıyorum ancak güzel bir dijital prosesor aldım kendime. Bir de ses kartım var. İki tane de mikrofonum var ama hangisiyle kaydedersem kaydedeyim hala sesimden nefret ediyorum orası ayrı tabi :D
Bir de bilişim – bilgisayar kısmı var bu değerlendirmenin tabi. Şöyle ki; küçük yaştan beri bilgisayarın içindeyim. Yaşın kaç ki senin? diyebilirsiniz ama yine de bilgisayar ile geçirdiğim yıllar küçümsenecek yıllar değil bana göre. Ki çok fazla bir ilerleme katedemediysem bile, şuanki pozisyonum internet ve bilgisayar üzerinden orta karar paralar kazanmama yetiyor. Açık konuşayım, aslında hedefim bilgisayar değil. İnternet hiç değil. 19 yaşındayım ve hedefim bir yıllık bir süre hariç hiç bir zaman bilgisayar ile ilgili bir gelecek olmadı. Evet, seviyorum bu işi, hatta hobi olarak başlayan bir olayı mesleğe çevirmeyi başardım ama, benim için gelecek müzik olmalı diye düşünüyorum. Zaten bizler maddi manevi açıdan hep yaralı insanlarız ne yalan söyliyim. Sadece müzikle uğraşmak karın doyurmuyor, sadece weble uğraşmak duygularımı aç bırakıyor. Sonuç olarak da iki olayda da hatrı sayılır bir ilerleme kaydedemediğimin farkındayım.
Sitemynet ile başlayan web serüvenime ise şuan Photoshop, Dreamweaver kullanan, xHtml – CSS arayüzler hazırlayıp wordpress‘e entegre eden bi webmaster olarak devam ediyorum. Çok fazla zorlukla karşılaştım ancak yine de bi albenisi var bende bu işin. Öyle müşterilerle yüz göz oldum ki sektörde geçirdiğim az yıllara ( 5 yıl falan ) rağmen, kimi zaman soğudum, kimi zaman ara verdim, ama şuan işler biraz daha açık gözüküyor benim için. Geçen yıllar için ne desek boş ama, gelecek yıllarda her iki işi profesyonel yapmaktan ziyade, her iki iş arasındaki zaman paslaşmasını profesyonel anlamda ayarlayıp, her ikisine de yeterli zaman ayırmak niyetim. Umarım hem müzikte hem de webde daha güzel yerlere geleceğim.
Hayatım sadece müzik ve internetten ibaret değil aslında ama, bunların dışında pek de kaydadeğer bişeyler yok hayatımda diyelim. Öyle ya da böyle, her yol bu ikisine çıkıyor hayatımda zaten. Bu yüzden, diğer konulara pek girmek istemedim şuan. Zaten yazının başında “kısa” ibaresi kullandık, uzatmayalım diyorum.
İyisiyle kötüsüyle yıllar geçti, bir yıl daha geçti işte. Gelecek yıllar güzellikler getirsin, hüzünleri sıkıntıları alsın üzerimizden falan filan desek de hep, bunların hepsi bize bağlı şeyler. Sadece bu yeni yıla girdiğimiz için kendimize bi gaz verip bazı şeyleri düzeltip yoluna koymak için gerekli enerjiye ulaşabiliriz diye düşünüyorum. Umarım öyle de olur.
Tekrar görüşmek üzere.
Merhabalar! Instagram kullanıcı adımı değiştirdikten sonra artık şu blog işine bi el atayım istedim ve yeniden...
Merhaba arkadaşlar. Uzun süredir bir şeyler yazmıyordum, zaten çok nadiren girip bir şeyler yazıp çıkıyorum an...
Öncelikle herkese merhaba! Çok uzun bir süredir bloğum aktif değildi ve artık bişeyler yazmak çizmek için tekra...
Bir süredir sık sık Macbook Air’i proje işlerinde ve sunumlarda kullanıyorum. Sizlere bu yazımda 2017 model ...
Merhabalar yeniden! Hemen her yazıya başlarken söylediğim gibi; epeydir bir şeyler yazamıyorum ama yeniden bir şe...
1994'ün Haziran'ında Beyşehir/Konya'da dünyaya gelmişim. O zamanlar, gerek tombikliğim gerek yeşil gözlülüğüm sebebiyle gören herkes tarafından el üzerinde ( hatta defalarca havaya atılıp tutulma gibi ) tutulmuşum.
Bebekliğim Konya'da bir köyde, çocukluğum İstanbul'da geçti. İstanbul'da başladığım iş hayatına doğduğum yer, Beyşehir'de devam ediyorum.
Uzun yıllar çeşitli firmalarda çalıştıktan sonra 2017’den beri kendi yazılım ve reklam şirketimi kurdum. Geliştirmeye ve değiştirmeye devam ediyoruz.